Genellikle “Beka sorunu” dediğimizde terör aklımıza geliyor; çoğunlukla ülkemizin toprak bütünlüğünü tehdit eden konularla ilgili olarak bu kavramı kullanıyoruz.
Türkiye’nin deprem gerçeği en az bunun kadar tehlikeli bir mesele. Kuzey Anadolu fay hattı çevresindeki illerimiz ve özellikle Marmara bölgesi çok ciddi risk altında.
İstanbul, Bursa, Tekirdağ, İzmit ve Çanakkale’ye uzanan alanda yaklaşık 25 milyon vatandaşımız yaşıyor. Burada 6 ve 7 büyüklüğünde ciddi bir depremde muazzam bir yıkım çıkabileceğini artık hepimiz biliyoruz.
Bu bölgenin önemi sadece kalabalık bir nüfusa ev sahipliği yapmasından kaynaklanmıyor. Marmara, ekonomimizin de kalbi durumunda. Türkiye üretiminin yarıdan fazlası burada gerçekleşiyor.
CNN Türk’te geçen hafta programıma konuk olan Prof. Dr. Naci Görür ve Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu bir kez daha dikkat çekti: İstanbul ve civarında 1.6 milyon yapı var, bunlardan yüzde 60’ı ciddi risk altında. Bu binalardan yüzde 1’i yıkılsa 16 bin yapı eder. Can kayıplarını ve oluşacak bilançoyu düşünemiyorum.
Şu anda İstanbul’da 35 bin bina oturuma izin verilemeyecek durumda.