Twitter hesabımın en başında sabitlediğim bir mesajım var. Orada şunu söylüyorum: DEPREM: İstanbul’da gelecek 30 yıl içinde 7.0 ve üzerinde bir deprem olma olasılığı yüzde 65! Yapmamız gereken çok fazla şey var. Deprem hazırlığı gündemimizden hiç düşmeden, en öncelikli konularımızdan biri olmalı. Mecburuz! Bu notu sabitleme amacım, takipçilerimin konuyu akıllarından hiç çıkarmamasını sağlamak, farkındalık oluşturmak...
Riskleri anlatmak için şimdiye kadar yüzlerce yazı yazdım, televizyon ve radyo programları yaptım. Türkiye’deki durumumuz şu: Sallanmadığımız zamanlarda deprem konusunu neredeyse hiç hatırlamıyoruz. Yerkabuğu ara ara harekete geçerek İstanbullulara “Ben buradayım” diyor. Perşembe günü merkez üssü Tekirdağ civarı olan 4.3 büyüklüğünde bir sarsıntı daha gerçekleşti.
Fakat bu depremin gündem oluşturma gücü de birkaç saat ile sınırlı kaldı. Deprem yaşanmadığı sürece kimse bu konuyu konuşmak istemiyor. Televizyon kanalları depremin hemen ardından bilim insanlarını ekrana çıkarıyor, onlar da doğal olarak aynı bilgiyi tekrar ediyor: Mutlaka büyük deprem olacak, ne zaman olacağını söylemek imkânsız ancak zamanın daraldığı kesin!