Hepimiz bu yollardan geçtik, kafamızın karışık olduğu, tam
olarak ne yapmak istediğimizi bilmediğimiz dönemler oldu. Bir
taraftan kendi arzularımız, diğer taraftan ailemizin ve çevremizin
yönlendirmesi arasında kaldık.
Meslek seçimi, bir insanın hayatında verebileceği en önemli
kararlar arasında geliyor. Elbette hiçbir şey dünyanın sonu değil.
Her zaman farklı bir seçeneğe yönelmek mümkün olabilir ancak
kariyerde yol haritası değiştirmenin bir bedeli var.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Kırgızistan ziyaretimizin
ardından Medipol Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencileriyle buluşmak
üzere İstanbul’a döndüm.
İmkân buldukça farklı şehirlerde üniversiteli gençlerle kariyer
sohbetleri yapmak üzere bir araya geliyorum.
İstanbul’un Anadolu yakasında Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nün
yakınına konumlanmış olan Medipol’ü bu vesileyle ilk kez ziyaret
etmiş oldum. Daha çok Amerika ve Kanada’daki devasa eğitim
kurumlarına benzettim.
Binaların cüssesi ve fiziki özellikleri eğitim kalitesini ölçmede
elbette ilk kriter değil; fakat bu alanda sunulan imkânların
gençlere yeni ufuklar açtığı da ortada.
Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nda (YKS) dereceye giren 57
öğrenciden 10’unun Medipol Uluslararası Tıp Fakültesi’nde
okuyacağını öğrendim.
Öğrencilerden bazıları uluslararası yarışmalarda iyi dereceler elde
etmiş. Medipol Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sabahattin Aydın,
Türkiye’de klinik açısından büyük ihtiyaç duyulduğu için doktor
adaylarının hızla bu alana yöneldiğini ancak bilim insanı konusunda
önemli açık bulunduğunun altını çizdi. İşte, bu fakültede araştırma
ve inovasyon konusunda önemli çalışmalar yapan gençlerin
yetiştiğini göreceğiz. Rektör, öğrencilere Harvard Üniversitesi’nde
staj imkânı da sağladıklarının altını çizdi.
★
İnsanlığın en temel sorun...