İstanbul Rum Patriği Bartholomeos’un özel davetlisi olarak Yunanistan’ın Aynoroz bölgesindeki manastırları ziyaret edip Bizans ve Osmanlı izlerini keşfettim. Patrik, Osmanlı İmparatorluğu döneminde kiliselerin ve keşişlerin özgürlüklerinin korunduğunu, Naziler ve komünistlerin ise dini kurumlara zarar verdiğini anlattı.Dünyanın en fazla merak edilen, manastırları, gizemli görüntüsü, etkileyici doğası, efsane ve sırlarıyla kitaplara ve hikayelere konu olan Yunanistan’daki Aynoroz bölgesini ziyaret ettim. Bölgenin adı Yunanca’da Kutsal Dağ anlamına gelen Agion Oros’tan geliyor.İngilizce’de ise Mount Athos adıyla biliniyor. Aynoroz’un geçmişi mitolojik dönemlere kadar uzanıyor. Oldukça etkileyici ve mistik bir havası var. Dışarıya kapalı ve zor ulaşılan manastırlar hep ilgi unsuru olmuş. İstanbul Rum Patrikhanesi, Hıristiyan dünyada “ekümenik” (evrensel) statüde kabul edildiği için dünyanın farklı bölgelerindeki dini kurumları yönetme hakkına sahip durumda. Yaklaşık bin yıllık geçmişi bulunan Aynoroz, her ne kadar Yunanistan sınırları içinde bulunsa da kilise hukuku açısından İstanbul Rum Patrikhanesi’nin idaresinde yer alıyor. Aynoroz normal şartlar altında dışarıdan ziyaretçilere kapalı. Bölgenin tarihi ve dini dokusu nedeniyle Aynoroz kitle turizmine açık değil. Günlük ziyaretçi sayısı 100 ile sınırlandırılmış.