Sosyal medyada büyük kavga ve çekişme var. En az orman yangınları kadar endişe verici bir şey bu. Yangının nasıl söndürülmesi gerektiği, kimlerden yardım isteneceği gibi konular bile inanılmaz tartışmalara sebep oluyor. Türkiye’ye ilk etapta Rusya, İran ve Ukrayna gibi ülkeler yardıma koştu. Katar da içi malzeme dolu büyük bir uçak hazırladı. Yangınların geniş alana yayılması ve şiddeti nedeniyle daha çok yardım gelmesini isteyen vatandaşlar, uluslararası toplumu ve kuruluşları harekete geçirmek için “HelpTurkey” diye bir etiket açtılar.
Nitekim Türkiye, Avrupa Birliği’nin ilgili mekanizmasının işletilmesi için başvuruda bulundu. Bunun üzerine İspanya iki, Hırvatistan da bir uçak gönderme kararı aldı. Çok da iyi oldu. Keşke daha fazla ülkeden yardım alabilsek. Ben, İsrail ve Yunanistan dâhil yardım niyetini ortaya koyan bütün çevrelerden destek alınması gerektiği görüşündeyim. İsrail 1999 depreminde yardıma koşmuştu, biz de 2016 yılında İsrail depremi için yangın söndürme uçakları gönderdik.
Geçmişte benzer yardımlaşmalar Ankara ve Atina arasında oldu. Ülkeler arasındaki ilişkilerde sorunlar yaşanması, afet ve felaketlerde işbirliğine engel değil. Ben, günlerdir NATO ittifakının harekete geçmesi ve Türkiye’ye destek olması için Twitter’dan çağrı yapıyorum. NATO, dünyanın araç-gereç ve teknoloji açısından en güçlü yapısına sahip.
Biz NATO üyesi değil miyiz, yükümlülüklerimizi her zaman yerine getirmiyor muyuz? Üyesi olduğumuz ittifaktan destek talep etmemizden daha doğal ne olabilir. Pazar günü akşam saatlerinde sosyal medyada bu kez “StrongTürkiye” başlığıyla bir etiket açıldı. Türkiye’nin güçlü ve önemli olduğuna hiç kimsenin şüphesi yok. Almanya, Rusya, ABD ve Avustralya gibi kudretli ülkeler de afet yaşadığında uluslararası yardım kabul ediyor.
Aşırı iklim olayları, deprem, orman yangınları, sel ve büyük kazalar ancak küresel dayanışmayla aşılabilir. Can kayıplarını ve daha ağır zararı önlemek için gereken her yola başvurulmalıdır. Afetlere çok boyutlu müdahale, ülkeler için gurur meselesi değildir. “StrongTürkiye” veya “HelpTurkey” etiketi açanlar arasında temelde fark olmadığını düşünüyorum. Amacımız; yangınları bir an önce söndürmek, ormanlarımızın daha fazla zarar görmesinin önüne geçmek.
Afet yönetimi ve hazırlık konularında vatandaşın çağrısına ve eleştirilerine kulak vermek gerekir. Türkiye’nin şartları ve ihtiyaçları doğrultusunda bütün afet planlamalarımız gözden geçirilmeli, uzmanlık gerektiren yönetim alanlarında mutlaka liyakat esas olmalıdır. Tarih boyunca insanlarımız iyi ve kötü günde birliktelik ruhunu sergilemiştir. Dayanışmamızın gelecekte de devam edeceğinden şüphe duymuyorum. Zor zamanlarda bir arada bulunup el birliğiyle sorunları aşabilecek olgunluktayız.