Koronavirüs dünya ekonomisini görülmemiş bir krize soktu. Ne zaman soluk alabileceğimiz ve sorunun ne zaman biteceğine dair farklı tahminler yapılıyor. Her şey, pandeminin (salgın) seyrine bağlı. Medyada bir süredir “ikinci dalga” haberleri yapılıyor.
Henüz birinci dalgadan kurtulamadığımız için ben bu benzetmeyi çok doğru bulmuyorum. Kuzey yarım kürede neredeyse hiçbir ülke birinci dalgayı tamamlayamadı. Sert önlemlerin etkisiyle İtalya ve İspanya’da yaz aylarında vaka ve ölüm sayıları bir miktar düştü ancak virüs hâlâ olduğu yerde duruyor. Hayatımızı derinden etkileyen bu büyük sorundan iki kurtuluş yolu var:
Aşı konusunda daha önce ayrıntılı yazılar yazmıştım. Özetlemek gerekirse, Türkiye dâhil pek çok ülkede hâlen yüzlerce araştırma ve çalışma yapılıyor. Bazı çalışmalarda ise laboratuvar aşamaları tamamlandı ve insanlı deney safhasına gelindi. Buradan da başarıyla çıkılırsa, önce onay ve ardından üretim süreci gelecek. Her şey yolunda gitse bile bu süreçlerin yaklaşık 6 ay daha alabileceği değerlendiriliyor.
Ülkemizin de içinde bulunduğu kuzey yarım kürede önümüzdeki haftalardan itibaren havalar soğumaya başlayacak. İnsanlar bu durumda daha fazla kapalı mekânlarda bulunacakları için virüsü bulaştırma riskleri artacak. Klasik gribin de yayılmaya başlayacağı düşünülürse sağlık sektörünün işinin hayli zorlaşacağını söyleyebiliriz.