Hakan Erdem Karar Gazetesi

İstanbul’un fethinde şehit olan şehzade

Belge tek başına tarih değildir. Ancak gerekli eleştiri süreçlerinden  geçirdikten sonra kullanılabilir. O zaman da mevcut bilgimize nasıl eklemlendiğine ve neyi değiştirdiğine bakmak durumundayız. Tarihçilik...

30 Temmuz 2017 | 646 okunma

Belge tek başına tarih değildir. Ancak gerekli eleştiri süreçlerinden  geçirdikten sonra kullanılabilir. O zaman da mevcut bilgimize nasıl eklemlendiğine ve neyi değiştirdiğine bakmak durumundayız. Tarihçilik biraz da iz sürme, ipuçlarını yakalama ve bazen alakasız da görünebilen veri parçalarını bir araya getirme çabası. Bu anlamda dedektiflik ile bir örtüşme olduğu söylenebilir. Hatta tam da bu konuda, Anglosakson dünyasında detektif olarak tarihçiyi konu edinen kitaplar yazılmıştır. Bunların en eskisi ve meşhuru ta 1969’da Robin W. Winks’in editörlüğünde yayımlanan makaleler derlemesidir (Bkz, The Historian as Detective: Essays on Evidence). Yalnız hemen söylemeliyim ki, tarihçi kendisini ne denli bir Holmes, Poirot veya onların karikatür kardeşi Hafiyesi Mahmut olarak kurgularsa kurgulasın; gerçek detektif hikâyelerindeki kesin çözümle gelen “vaka kapanmıştır” mutluluğunu pek tadamaz çünkü ulaştığı sonuç da yeni sorular uyandırmaktadır. Uzun lâfın kısası; bizde temelli olarak rafa kalkan dosya olmaz.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Osmanlı sanayiinden kalanlar ve bir ara 05 Ocak 2020 | 290 Okunma Osmanlı sanayiinden kalanlar ve bir ara toplam 03 Ocak 2020 | 51 Okunma Son vakanüvisin gramofon fabrikası 29 Aralık 2019 | 278 Okunma Osmanlı’nın istatistik meselesi 22 Aralık 2019 | 258 Okunma Yıl 1897 Van’da 9 bin 567 tiftik keçisi 15 Aralık 2019 | 738 Okunma