Osmanlılar dünyasında bir tarafta din uğruna savaş, diğerinde yağma ve ganimet uğruna savaş gibisinden bir ikilem yoktu. Bazı Osmanlı tarihçilerine göre, Osmanlı Beyliği’nin kuruluşunda gaza ideolojisi önemli bir rol oynamamıştı ve kurucuları da dâhil olmak üzere ilk Osmanlılar gazi değildi. Ünlü Osmanlı tarihçisi Colin Imber’in, Ahmedî’deki bir beyte dayanarak ileri sürdüğü gibi belki de en başlarda “gaza” kelimesi bile kullanılmıyor, sadece Türkçe “akın” deniyordu. Söz konusu beyit şöyledir: “Kâfir üzre akdılar a’vân-ı din Andan itdiler gazâ adın akın” Imber’e katılan Heath Lowry, Ahmedî için günlük hayatta daha tanıdık olan kelimenin akın olduğunu ve onun, yazdığı destanın amacına uygun bir şekilde, realpolitik / seküler akın / akıncıdansa, dinî olan gaza / gaziyi vurguladığını söylüyor. Imber’in dediği gibi “gazi”, “akıncı” kelimesinin çevirisinden başka bir şey değildir. Dolayısıyla, Ahmedî’nin anlattığı şekliyle Osmanlı gazilerinin eylemlerini en iyi anlatan kelime de akındır. Ahmedî veya 15. Yüzyılın başındaki Anadolu sakinleri için “akın” mı yoksa “gaza” mı daha aşinaydı tartışmasına girmeye gerek yok. Herhalde ikisini de aynı kolaylıkla kullanırlardı. Kaldı ki Ahmedî’nin yukarıdaki beytinde akına gaza değil, gazaya akın dendiği söyleniyor.