DÜNYA Kupası’nın hemen başında, üst turda karşılaşması muhtemel iki iyi takımın maçının merak edilen yönleri vardı.
Ronaldo’nun, Euro 2016 şampiyonu Portekiz’i nereye taşıyabileceğinin sinyali, İspanya’nın tekrar favori olup olamayacağının mesajı, Hierro’nun son anda gelen şansı nasıl değerlendireceği ile tabii ki Ramos’un kimleri sakatlayabileceğini belirlemesi gibi.
İspanya, müthiş jenerasyonu içinde Xavi’nin olmaması, Iniesta’nın yaşlanması sonucu düşen oyun hızı ve üretkenliğini kaliteli hücumcuların bireyselliği ile kapatmayı başardı. Maçın başında geri düştükten sonra kontrolü alıp, planı sadece Ronaldo üzerine kurulu olan Portekiz’i bir ara hapsettiler. Ama, son Dünya Kupası’nı oynayan ve 33 yaşında olduğuna inanılmayacak Ronaldo, De Gea’nın yardımıyla yine sahneye çıktı.
Muhtemelen, Diego Costa’nın geri dönüşüne şahitlik ettiğimiz bir kupa olacak. Maç her ne kadar Portekiz ile İspanya arasında oynasa da, ortaya çıkan Ronaldo ile Diego Costa’nın savaşıydı.
DÜZENİ HIERRO BOZDU
Hierro, 2. yarıda yaptığı değişikliklerle takımın işleyen düzenini bozdu. Iniesta ve Diego Costa son bölümlerin adamıydı ve olmamaları pahalıya patladı. Portekiz, iyi oynamadan, orta sahada ayakta kalmaya çalışarak ve Ronaldo’ya güvenerek İspanya karşısında var olmaya çalıştı. 2 kez öne geçtikten sonra kontralarla daha fazla fırsat yakalaması gerekirken tam tersi daha fazla baskı yedi. İspanya’ya topu veripte ayakta kalabilmek mümkün değil. Tabii Ronaldo’nuz yoksa...
Dünya Kupası’nın açılış maçında 5 golü, ikinci gününde golcülerin şovunu görünce turnuvanın nasıl geçeceğine dair kanaat getiriyorsunuz.
CEVAPLAR...
1- Ronaldo kendi adına net cevap verdi.