Mevzu Kupa olunca bir başka oluyor Galatasaray.
En fazla kupayı almış olmanın özgüveni ve iki ayaklı maçlar
olmasının rahatlığı ile birleşince, ne gerekiyorsa, nasıl oynaması
lazımsa onu veriyor sarı kırmızılılar.
İkinci maçı içerde oynamanın ve Türk Telekom Stadı’ndaki coşkulu,
etkili oyunun avantajını da ekleyince, sakin, içerdeki maçta işi
bitirme stratejisi ortaya koyan bir takım seyrettik. Üstelik
forvetsiz, kenarsız ve oyun aklı olmadan bu işleri yaptılar.
Latovlevici’nin niye oynamadığını, Sinan’nın bu kadar yetenekli
olmasına ve golünü atmasına rağmen neden kenarda beklediğini,
Belhanda’nın kötü oynadığında nasıl çekilmez olduğunu bu maçta yine
gördük.
Ama diğer taraftan, forma şansı zor olmasına rağmen kendini hazır
tutan ve golünü atarak mesaj veren Ahmet’i, lig ya da kupa fark
etmeden aynı konsantrasyonla oynayan Serdar’ı, eski görüntüsünden
uzak istekli gözüken ve çabalayan Kaptan Selçuk’u ve oyuna girer
girmez çehreyi değiştiren Gomis’i de gördük.
ASLAR DiNLENDi
Galatasaray için, hem asıl oyuncularını dinlendirdiği hem de ilk
maçtan finale çıktığı bir maç oldu.
Okan Hoca’nın takımı normalde kolay bırakmayan bir ekip ama
Galatasaray’ın akıllı ve stratejisine uygun oyunu işi çözdü.
Serdar ve Ahmet’in uyumlu görüntüsü, Tolga ve Selçuk’un istekli
oyunu ve takımın forvetsiz oynadığı uzun bölüm içindeki disiplini
öne çıktı.
Şimdi, ikinci maçı değil finaldeki rakibini düşünmenin rahatlığını
yaşayacak Galatasaray.
MAÇIN ADAMI: AHMET ÇALIK
Uzun zamandır formayı görmedi. Belli ki hazır tutmuş kendini çünkü
hi&cced...