Depremin sadece 45 binden fazla yurttaşımızı hayatından, 2 milyon insanı evinden-barkından ve bütün ülkeyi huzurundan eden acısı sürürken, iç siyasetin kafa karıştıran fırtınası geldi. Bunların hepsinin geri planında ise giderek ciddi bir hal almaya başlayan “yalan haber” fırtınası devam ediyor. Son bir ayda, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’ndan okuduğum her üç sosyal medya mesajından ikisi, birilerinin kasıtlı yaydığı yalan haberin yalanlanmasına ilişkin. Bu dayanılır bir saldırı değil. Saldırının hedefi sadece bir siyasal iktidar değil; bütün ülke, bütün ulus ve halkın maneviyatı. Her deprem bölgesinde sıkıntı olur; böyle asrın depremi değil, can kaybına yol açmayan depremlerde bile yerleşim yerlerinde sıkıntılar olur. Ama böyle bir şey olmadığı halde, Hatay’da su sıkıntısı olduğuna ilişkin ve afet sonrası durum yönetimini başarılı bulanların öfkelenmesine yol açan haberin yalan olduğunu anlamak, rahatlamıyor, tam tersine, karşı karşıya olduğumuz saldırının boyutunu göstermesi açısından yeni bir sıkıntının kaynağı oluyor.Bu sorunlar bizi sıkıntıdan sıkıntıya süreklerken, hafta sonu, ABD’nin yeni Genelkurmay Başkanı, ABD Kara Kuvvetleri’nin dört yıldızlı tek orgenerali...