Başkan Donald Trump’ın kabinesi, iki grup bakandan oluşuyor: Trump’ın hayranları ve yetişkinler. Bu ikinci grubun başlıca görevi, Trump’ın “çocukluklarını” düzeltmek, kötü etkilerini hafifletmek, tabir yerindeyse Trump’ın kırıp döktüğünü onarmak.
Bu ekibin gelmiş-geçmiş üyeleri arasında kimler yoktu ki? Ulusal güvenlik alanında Michael Flynn, Keith Kellogg, H. R. McMaster, Dışişleri Bakanı olarak Rex Tillerson, Beyaz Saray Genel Sekreteri olarak Reince Priebus ve birçok diğerleri... Bu kişiler arasında Trump’ı düzeltme işini abartan oldu ve tabii bunlar anında atıldı. Trump’ı gerektiği kadar ve uygun bir üslupla düzeltenlerin başında adalet ve savunma bakanları var.
Savunma Bakanı Jim Mattis, (halen Suriye siyasetini uygulamakla görevli Orgeneral Joseph Votel’in komutasındaki) Merkezi Kuvvetler Komutanlığı’ndan emekli olmuş, ABD’nin Afganistan ve Irak operasyonlarını yönetmiş bir eski asker. Irak savaşı sırasında, 1 Mart 2003 tezkeresi sırasında Türkiye’nin tutumunu eleştirdiği söylenen, ama bir asker olarak siyasete burnunu sokmamış olan Mattis, bu sırada bir şeyi çok iyi öğrenmişti: Türkiye, bölgede ABD’nin güvenebileceği tek ciddî müttefiktir. Mattis birçok demecinde, ülkesinin Obama yönetiminden miras kalan Irak ve Suriye siyasetlerini beğenmediğini de açıkça söylemişti.