Diplomasi değişiyor; diplomatlık mesleği de ona paralel olarak değişiyor. Çok değil, 20 yıl öncesine kadar sadece bir okulun değil, o okulun bir bölümünün mezunları Dışişleri Bakanlığı meslek memuru sınavına alınırdı. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’ne de neredeyse geleneksel olarak daima Galatasaray Lisesi mezunları kabul edilirdi. Bu elitizm, diplomatlık mesleğinin bir anlamda toplumun siyaset ve kültür geleneklerinden soyutlanması anlamına “monşerlik” nitelemesini de beraber getirmişti. Ancak bu sadece Türkiye’de böyle değildi; örneğin Fransa’d a Uluslararası Kamu Yönetimi Enstitüsü (IIAP), ABD’de Georgetown Üniversitesi Uluslararası Çalışmalar Programı mezunu olmayanlar dışişleri bakanlıklarının önünden bile geçemezlerdi.Bütün dünyada bu durum değişiyor; 1990’larla birlikte küresel iletişim düzenindeki liberalleşme ortaya halklararası (public) diplomasi olgusunu çıkarttı. Her ne kadar bu kavram dilimize “kamu diplomasisi” diye girdi ve bu yanlışlığın sonucu bir tür resmi anlam kazandı ise de, düşünce kuruluşlarının artması, bunların Türkiye ve ilişkide olduğumuz ülkelerin diplomasisine yönelik araştırmaları, STK’ların başka...