Rusya’nın Ukrayna’yı işgal girişimi, hiç şüphesiz, 21’inci yüzyılın en insanlık dışı olayıydı. Ama işler bu raddeye gelmeden önlenebilirdi. Nitekim, Fransa’nın Ukrayna’yı, Donbass bölgesindeki iki vilayetin içinde özerklik isteyenlerle oturup görüşmeye iknaya çalıştığı Minsk Süreci diye bir süreç vardı. Donbass’taki savaşı durdurmak için Ukrayna, Rusya Federasyonu, Donetsk ve Luhansk Halk Cumhuriyetleri ve Avrupa Güvenlik ve İş Birliği Teşkilatı (AGİT) temsilcileri tarafından 2014 ‘te imzalanmış olan Minsk Protokolü, Fransa’nın gönülsüzlüğü sebebiyle iyi işlemiyordu; zaten AGİT’in de yaralı hiçbir parmağa faydası olmadığı bilinir. Ama bu süreç, savaşa evrilmeyebilir, mesela Türkiye’ye daha aktif çaba imkânı verilebilirdi. Ukrayna Devlet Başkanı Zelensky, hâlâ devam eden, Rusya’yı yenebileceği hayaline sevk edilmeyebilirdi.Ancak ABD’nin, adının bir yerinde “liberal” kelimesi bulunan her grup ve kişinin fark ettiği, Rusya ve Çin’i “hizaya getirme” çabası, Avrupa halkının çıkarına aykırı bir gelişmenin sonucu olarak bugün yarım milyar insanı soğuk bir kış ve sonrası belirsiz bir maceranın eşiğine getirip bırakmış bulunuyor. Bunun baş sorumluları, iki Belçikalıdır: Avrupa Konseyi...