Uluslararası vals bize yabancı değil. Ne zaman Cumhurbaşkanı Erdoğan Rusya lideri Putin ile baş başa görüşecek olsa, Rus güvenlik ve diplomasi çarkı döner ve Suriye’nin kuzeyinde, Esad aleyhtarı güçlere saldırır. Suriye’nin çeşitli yerlerinden gelen ve İdlib vilayetinde konuşlandırılmış olan rejim aleyhtarı muhalefeti Türkiye’nin desteklediği bilindiği için, bu gruplara karşı yapılan (ama gerçekte masum sivillerin katledildiği) saldırılar bir anda Erdoğan-Putin zirvesinin ana gündem maddesi olur. Oysa Türkiye, sadece, Rusya’nın terörist dediği, aslında sadece rejim aleyhtarı olan muhalefete yapılan saldırıları değil, bu muhaliflerin de katılacağı adil ve serbest seçimlerden tutun, ABD’nin Suriye’yi bölme planından, ABD’nin desteğinde, PKK’nın güdümünde ülkeyi bölmeye çalışan YPG ve PYD gruplarına Rusya’nın verdiği desteğe kadar tüm Suriye meselesini görüşmek istiyor. Ama bu valsin kuralı şu: İdlib’e iki bomba salla, Türkiye “Suriyeli teröristler” konusunu açmak zorunda kalsın.Bu arada vals müziği olarak da fazla adı bilinmeyen bir gazeteye “Türkiye’yi artık ABD de istemiyor. Türkiye’yi savunan tek Ukrayna kaldı” gibi abuk sabuk bir mesaj ve bolca hakaret içeren bir makale...