AKM'ye ilk kez Aziz Nesin'in Yaşar ne Yaşar Ne Yaşamaz oyununu izlemeye gitmiştim. Başka vesileler de gittiğim oldu. Onlardan biri de acılı bir Boşnak kadının dramını anlatan Hasanaginica Operası'ydı.
AKM'nin yenilenmesi kararı alındığında ortalık ayağa kalktı, malum. Sadece AKM mi, Beyoğlu'nda biraz daha elden geçmese locaları tepemize düşecek sinema salonlarının bakıma girmesi kararı da bir kesim tarafından eylemlerle engellenmeye çalışılmıştı. Değişik bir ruh hali, dünyaya at gözlükleriyle bakan dar bir açı, benim olsun küçük olsun diyen kendine de kötülük eden bir bencillik hali. Maalesef bunlardan bizde epeyce var.
Sonra 2013'te Gezi Parkı'nda ve Taksim Meydanı'nda yapılması planlanan, İBB Meclisi'nden onayı alınmış çevresel düzenleme, ''Ağaçları kesecekler AVM yapacaklar'' denilerek bir toplumsal kalkışmaya çevrildi. Muhalefet Partileri, FETÖ'cü polislerin kışkırtması, Osman Kavalagillerin arka plandan desteği ve örgütlemesi, dünya basınının 7-24 can