Suudi Arabistan’ın Yemen müdahalesi kimseyi şaşırtmadı. Fakat asıl şaşırtıcı olmayan, hatta göz göre gelen ise İslam coğrafyasında mezhepçi politikaların yarattığı kutuplaşma. Allah muhafaza, böyle devam ederse bu kutuplaşmanın geniş ölçekli bir sıcak çatışmaya dönüşme ihtimali hiç uzak değil.
Suudi Arabistan, Islah Hareketi’nin gücünü kırmak için Husiler’in güçlenmesine göz yumdu. İran ise Yemen’i uzak karakolu haline getirmek adına Husiler’e her türlü desteği verdi. Askeri eğitim, danışmanlık, silah... Ama daha önemlisi, devrik lider Ali Abdullah Salih ve oğlu, Cumhurbaşkanı Mansur Hadi’yi zayıflatmak için her türlü kirli ittifaka girdi. Husiler’in Suudi Arabistan ve Ali Salih eliyle güçlendirilmesi işte bu şekilde oldu. İran ise en iyi yaptığı şeyi yaptı ve tıpkı Lübnan’da Hizbullah ile yaptığı gibi Husiler üzerinden de Yemen’de rol aldı.
Suudi Arabistan nihayetinde Arap Birliği’ni de yanına alarak İran’ın bölgedeki Şii yayılmacılığını durdurma kararı aldı.