Önceki gün İstanbul Nişantaşı'nda bir kadına, başörtülü olduğu için hakaret edildi ve fiziki saldırıda bulunuldu. ''Sizin gibileri buralarda istemiyoruz, Gaziosmanpaşa'ya gidin'' denilerek başörtülü kadın darp edildi. ''Sizin gibiler''den kasıt başörtülü oluşuydu. Saldırganın gözünde Nişantaşı, İstanbul'un seküler-elit kesimine layık bir yerdi. Gaziosmanpaşa ise başörtülülerin yaşamasına, parklarında dolaşmasına daha uygun varoş bir muhitti.
Saldırıya uğrayan genç kadın, üniversitede araştırma görevlisi bir mimar, Neşe Nur Akkaya. Saldırganın gözünde Nişantaşı'nda bulunmayı hak etmemesinin sebebi tam da bu özellikleri. Şayet bugünlerin çok izlenen Fatma filmindeki temizlikçi karakter ya da Bir Başkadır filmindeki Meryem olsaydı, yani varoşta yaşayıp seküler elitlerin hizmetini görmek için Nişantaşı'nda bulunsaydı bu saldırıya uğramayacaktı. Çünkü haddini bilen bir başörtülü olarak o zaman yok sayılabilir, görmezden gelinebilirdi.
Evin müştemil