''İletişimin işin önüne geçtiği bir dönemdeyiz. Yani icraatın pirim yaptığı günler geride kaldı.'' Böyle mi gerçekten? Gerçek bu mu emin değilim ama algı bu. Algı içinde algı. Kendini gerçekleştiren kehanet gibi bir şey. Boyutu, etki gücü hakkında kesin konuşamasak da gerçekliğin erozyona uğradığı ve algının zaman zaman gerçeğe galebe çaldığı bir gerçek. İçinde algı ve gerçek geçen cümleler bir süre sonra böyle tuhaflaşıyor işte! Buradan pay biçebiliriz, bir şeyler değişiyor ve bu değişimin lokomotifi iş değil, ürün değil iletişim.
Bir şey mi yapmak istiyorsunuz önce onun iletişimini yapacaksınız. Bunu yeni mi keşfettiniz diyenler olabilir. Evet, maalesef biraz öyle.
Açıklamaya çalışayım; Türkiye'de temelde iki tip siyaset var. Biri alt yapıcı diğeri üst yapıcı.
Neyi kastettiğim anlaşılmıştır sanırım. Sağ ve sol diyenler de var...
Tanımlar çoğaltılabilir.
Gerçi bugün artık bu tanımların da açıklayıcı...