Anayasa görüşmelerinin olaylı geçen ilk turundan sonra daha sakin geçeceği öngörülen ikinci tur oylamalarına dün itibariyle başlandı. İlk oylamalardan farklı bir sonuç çıkacağı öngörülmüyor. Yeni teklif verilmeyeceğinden ve görüşmeler sadece mevcut teklifler üzerinden yapılacağından ikinci turun daha kısa süreceği ve bu hafta sonu itibariyle genel oylama dahil Meclis safahatının tamamlanacağını söyleyebiliriz.
Cumhurbaşkanı’nın onayından sonra referandum için çalışmalar başlayacaktır. Tabi ki son sözü halk söyleyecek ve MHP ve AK Parti’nin öneri ve desteğiyle hazırlanmış olan hükümet sistemi değişikliğine evet ya da hayır diyecek.
Muhalefetin tahmini, halk oylamasında evet çıkacağı şeklinde. 15 Temmuz darbe girişimini püskürten halkın sandıkta evet diyeceğini onlar da biliyor. Bunun için de paket halka gitmeden anayasa değişikliğine mani olmak için her yolu deniyorlar. Komisyon ve meclis görüşmelerinde itibaren değişiklik paketini gayrimeşru ilan etmeleri, halifelikten tek adamlığa, rejim değişikliğinden gericiliğe, ülkenin bölünmesinden laikliğin elden gitmesine kadar bir dizi eski kavram ve söylemi dolaşıma sokmaları bundan.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun son bir gayret Devlet Bahçeli’den randevu istemesi de aslında denemedik yok bırakmadık demekten başkaca anlam taşımıyor. Konuşulanlar doğruysa Kılıçdaroğlu Bahçeli’ye malum gerekçeleri saydıktan sonra seçime gitmeyi önermiş. Seçimden tazelenmiş bir Meclis’in anayasa yapma meşruiyeti daha yüksek olurmuş. Son dört seçimdir halka yeni anayasa vaat edilmemiş gibi.