Akupunktur; çok ince iğnelerin vücuttaki tanımlı noktalara
batırılması ile uygulanan tamamlayıcı tıp uygulamalarından
birisidir. Günümüzde kupa tedavisi gibi, halk arasında birçok
hastalığın tedavisinde sık sık kullanılmaktadır. 1. Geleneksel ve
Tamamlayıcı Tıp Kongresi, 19-22 Nisan tarihleri arasında ilk defa
uluslararası olarak ülkemizde yapılacak ve Cumhurbaşkanlığı
himayesinde gerçekleştirilecektir. Bu haftaki yazımda ise
akupunkturla ilgili merak ettiğiniz konulardan bahsedeceğim...
ENERJİYİ DENGELEME TEKNİĞİ
Geleneksel Çin tıbbının temel bir bileşeni olan akupunktur, 2500
yıldır kullanılmaktadır. Genel akupunktur teorisi; sağlık için
gerekli olan, vücuttaki enerji akışı (Qi) modelleri olduğu
önermesine dayanır. Bu akışın bozulmasının hastalıktan sorumlu
olduğuna inanılmaktadır. Giderek, sadece ağrılar için değil stres
yönetimi de dahil olmak üzere genel sağlık için kullanılmaya
başlanmıştır. Geleneksel Çin tıbbı, akupunkturu, vücudunuzdaki
yollardan (meridyenler) aktığına inanılan, enerji veya yaşam gücü
dengeleme tekniği olarak açıklar. Akupunktur uygulayıcıları, bu
meridyenler boyunca belirli noktalara iğneler yerleştirerek enerji
akışınızın yeniden dengeleneceğine inanırlar. Geleneksel olarak
akupunkturun altında yatan kavram; insan vücudunun, içinde qi denen
akıntıları olan 12 meridyene sahip olmasıdır. Bu kanallar 'bloke'
veya 'dengesiz' olduğunda sonuç, hastalık ve acıdır. Qi'nin
engelini kaldırmak ve dengelemek için uzmanlar, meridyenler ve
kolları üzerindeki stratejik noktalara iğneler ekler.
SİNİRLERİ UYARIYOR
Bunun aksine birçok Batılı uygulayıcı, akupunktur noktalarını
sinirleri, kasları ve bağ dokusunu uyarıcı yerler olarak
görmektedir. Bazıları bu uyarımın vücudunuzun doğal ağrı
kesicilerini artırdığını düşünüyorlar. Ayrıca Batılı doktorlar ve
araştırmacılar için bu açıklama nesnel kanıt seviyesine
çıkmamaktadır. Son olarak, akupunkturun biyomekanizmaları üzerinde
son 10 yılda; beyin, sinir sistemi ve bağ dokusunda karmaşık,
doğrulanabilir yanıtlar gösteren çalışmalar yapıldı. Yakın zamanda
yapılan bir derleme, akupunkturun 20'den fazla bilimsel olarak
belirlenmiş yararını, ağrı kesici endorfinlerin etkilerini ve
bağışıklık fonksiyonunu arttırmaktan anti-enflamatuarların
salınmasına (şişmeyi azaltan ve iyileşmeye yardımcı olan) faydasını
eklemiştir. En son araştırmalar; deri altında, kaslar ve organlar
arasında uzanan bağ dokusuna odaklanmaktadır. Bu doku, iğneden
beyne giden sinyalin iletilmesini sağlamaktadır. Akupunktur, başta
aşağıdakiler olmak üzere çeşitli hastalık ve rahatsızlıklarla
ilişkili sorunları gidermek için kullanılır:
AĞRI ATAĞINI HAFİFLETİR
Şimdiye kadar yapılan birçok ciddi araştırma sonucu, akupunkturun
fayda sağladığı hastalıklar olduğunu gösteriyor. Mesela, ameliyat
sonrası anestezi sebebiyle gelişen mide bulantısının
durdurulmasında, kemoterapi tedavisi gören kanser hastalarının
sıklıkla karşılaştığı kusmalarda, doğum sancısını azaltmada, omuz,
boyun ve kronik sırt ağrılarında akupunktur yönteminin olumlu
etkiler gösterdiği biliniyor. Son çalışmalar, akupunkturun sadece
kemoterapi gören kanser hastalarında bulantı ve ağrıyı
hafifletmediğini, aynı zamanda baş dönmesi ve karıncalanma gibi
nörolojik semptomları da hafifletmesine yardımcı olduğunu
göstermektedir. Dahası, hastaların yorucu tedavi süreçlerine sadık
kalmalarını sağlayarak hayata bağlanma sonuçlarına da olumlu etki
sağladığı gözlemlenmiştir.
ATEŞ BASMALARINI ÖNLER
Akupunkturun; kan basıncını, kalp atış hızını ve kan damarlarının
genişlemesini etkileyen vazomotor sistemi (kan damarı çapını
kontrol eden sinir sisteminin bir kısmı) düzenlediği
düşünülmektedir. Bunların hepsi vücudunuzun aşırı ısınmasında rol
oynar. Bir çalışmada akupunkturun, ateş basmalarını yüzde 50
azalttığı görülmüştür.
STRES, ANKSİYETE VE DEPRESYON
TEDAVİSİNDE YARARLANILIYOR
Akupunktur, endorfin gibi sakinleştirici, iyi hissettiren
nörotransmitterleri ve kortizol gibi stres hormonlarını azaltarak,
stresi önlemeye yardımcı olur. Ayrıca, dokuları oksijenleştiren ve
kortizolü dışarı çıkaran kan dolaşımını da geliştirir. Bu etkiler
endişeyi yatıştırır ve üzüntüyü hafifletir.
GRİP TEDAVİSİNDE DE ETKİLİ Mİ?
Herhalde hayatı boyunca gribe yakalanmayan hiç kimse yoktur. Griple
gelen baş ağrısı, burun tıkanıklığı veya devamlı burun akıntısı
hallerini de düşünecek olursak grip, bir an önce kurtulmak
istediğimiz hastalıkların başında gelir. ABD ve Avrupa ülkelerinde
gripten kurtulmak isteyen çoğu kimse, genelde vitamin desteğine
başvuruyor. Çin ve Japonya gibi ülkelerde ise griple
karşılaşıldığında, ilaç tabletlerindense alternatif çözümler
öncelik kazanıyor. Gripten kurtulmak isteyen Uzak Doğulular'ın
başvurduğu yöntemler arasında akupunktur ilk sıralarda yer alıyor.
Akupunktur yönteminin tedavi amacıyla denendiği hastalıklara
bakacak olursak, grip ilk sıralarda yer almayacaktır. Bunun başlıca
sebepleri arasında, gribe karşı ilaç tedavisinin hastaları
rahatlatmaya yetecek ölçüde olumlu sonuç vermesi görülebilir. Basit
ve kullanımı kolay ilaçların yeterli gelmesi, gribe karşı
mücadelede akupunktur gibi koşuşturmacalı bir tedavi süreci
gerektiren alternatif yöntemlerin ihmal edilmesine sebep oluyor.
Konu akupunkturun soğuk algınlığını önlemedeki faydalarına gelince,
sadece iki çalışma dikkat çekiyor. Tüm bunlar dikkate alındığında,
akupunkturun grip ve soğuk algınlığından korunmada ya da tedavide
faydalı olduğu konusunda henüz yeterli kanıt bulunmadığı
görülüyor.