Sıcaklık artışı ve günlerin uzaması pek çok aktivitenin
yapılabilmesine olanak sağlamaktadır. Piknik, deniz, havuz, gezi
vs. gibi aktiviteler haftanın stresini atmanıza yardımcı olurken;
sağlığınızı tehdit altına da alabilir. Açık havada yapılan
aktivitelerin sağlık üzerindeki olumlu etkileri yadsınamaz. Ancak
sıcaklığın mevsim normallerin üzerinde seyredebildiği yaz
aylarında, kalabalık aktivitelere katılırken dikkat etmek
gerekir.
156 BİN HASTA İNCELENDİ
Yapılan araştırmalara göre; hem sıcaklık, hem kalabalık ortamlar
kalp krizi geçirme riskinizi artırmaktadır. Hastalık Önleme ve
Kontrol Merkezi'nde görev alan bilim adamları, yedi yıldır kalp
krizi geçiren 156 binden fazla bireyin hastaneye yatış verilerini
analiz etti. Bu hastaların kalp krizi zamanlamasında birkaç
şaşırtıcı farklılık keşfettiler.
PAZARTESİ TEHLİKELİ
Analizler sonucunda pazartesi kalp krizi geçirme oranının en yüksek
olduğu gün olarak belirlenirken; oranın en düşük olduğu günün ise
cumartesi olduğu ortaya çıktı. Pazartesi günü geçirilen kriz
oranının, haftanın diğer günlerine oranla yüzde 12 daha yüksek
olduğu açıklandı. Dikkat çeken bir diğer oran ise yaş
ortalamasıydı. Aynı araştırmanın sonucuna göre; pazartesi günü
çalışan genç bireyler krize karşı daha savunmasızdı ve 40 yaş üstü
bireylere oranla, kalp krizi geçirme riskleri ise yüzde 20 daha
yüksekti.
YAZ AKTİVİTELERİ RİSKLİ
Haziran, Temmuz ve Ağustos ayları da kalp krizi geçirme riskini
tetikleyen bir diğer faktördür. Bu aylarda, özellikle
kardiyovasküler hastaların güneşe çıkarken dikkat etmesi gerekir.
Aşırı nemli ve sıcak havalar, kalp ve dolaşım sistemlerini
zorlayabilir. Stres düzeylerini ve stresin fizyolojik etkilerini
inceleyen bir çalışmada, sosyal aktivitelerin amigdaliniz olarak
adlandırılan beyindeki eylemi etkilediği ortaya çıkmıştır. Ancak
ailede kalp hastalığı bulunan veya herhangi bir kardiyovasküler
hastalık geçirmiş olan bireylerin çok kalabalık ortamlardan
kaçınması gerekmektedir. Özellikle güneşin en dik geldiği saatler
olarak bilinen 12.00-14.00 arasında risk grubunda olan hastalar
sokağa çıkmamalıdır. Sıcaklığın artması ve nem ile birlikte vücut
aşırı terlemeye başlar. Terleme, kardiyovasküler sistemin
zorlanmasına sebep olur. Terleme sonrası yeteri kadar sıvı
tüketilmezse kan akışı yavaşlar ve kan pıhtılaşmaya başlar. Ter
ayrıca; kas kasılmaları, sinir iletileri ve su dengesi için gerekli
olan sodyum, potasyum gibi minerallerin de kaybolmasına neden olur.
Bu kayıplara karşı vücut, su tutan ve mineral kayıplarını en aza
indirgeyen hormonları salmaya başlar. Tüm bu süreçlerin sonucunda
kalpte ritim bozuklukları, tansiyon problemleri ve kalp krizi gibi
ciddi sağlık sorunları ortaya çıkabilir. Dolayısıyla özellikle
kalpdamar hastalarının bol su tüketmesi gerekir.
Ayrıca serin kalmak için;