Saç, bedenin görsel açıdan en çok önemsenen parçasıdır. Saç
bakımı denildiğinde, saçlarının daha parlak ve gür olmasını isteyen
kadınların ilgi alanına, saç dökülmesi denildiğinde ise erkeklerin
ilgi alanına girmiş olursunuz. Bu durum, son yıllarda değişmeye
başladı. Saç dökülmesi artık kadınların da korkulu rüyası. Saç
bakımı söz konusu olduğunda, gelişen teknoloji ve tıp bilimi
çeşitli alternatifler geliştirmeye devam ediyor. Konu hakkında
yapılan araştırmalar, sağlıklı saçlara kavuşmanın yollarının
çeşitliliğini ortaya koyuyor. Beslenmeden yıkamaya, kurutmadan
kesmeye kadar sayısız püf noktasına ulaşmak mümkün.
ERKEKLERDE DÖKÜLME DAHA FAZLA
Yapılan araştırmalar, erkeklerde kadınlara oranla daha fazla saç
dökülmesi görüldüğünü belirtiyor. Erkeklerde saç dökülmesi, genelde
ön saç çizgisinin sol ve sağ yanından içeri doğru açılmalar
şeklinde başlar ve ön kısımda kelleşmeye neden olur. Ardından
vertex adı verilen tepe kısma doğru açılma başlar ve kellik, başın
arka kısmına doğru yayılır. Bu sürecin genelde bu düzende
gerçekleşiyor olması tesadüf değildir. Genetik saç dökülmesi olarak
adlandırılan bu dökülme tipi, androgenetik tip olarak da bilinir.
Androgenetik saç dökülmesi, kalıtsal özellik gösterir. Genelde
aileden mirastır. Yapılan araştırmalar, yüzde 95 oranında genetik
sebeplere bağlı olan bu dökülmenin ilaç ve benzer yöntemlerle
tedavisinin oldukça güç olduğunu gösteriyor. Bu sebeple saçlarınız
henüz başınızdayken onlara ihtiyacı olan özeni göstermeniz
gerekir.
DERİYE FAYDALI
Aloe vera, içlerinde jel benzeri bir madde bulunan kalın yaprakları
olan bir bitkidir. Dünyanın pek çok yerinde yetişebilmektedir ve
birçok insanın evinde süs bitkisi olarak da bulunur. Aloe vera
yapraklarındaki jelin hem saç sağlığına, hem de dermatit sorunlara
iyi geldiği bilinmektedir. Özellikle cilt yaraları ve yanıklarında
çok eski zamanlardan beri Aloe vera bitkisi tercih edilmektedir.
Aloe vera, ayrıca saçları güçlendirmekte, egzama ve mantar gibi
sorunlar karşısında saç derisini iyileştirmektedir. Kullanımını
anlatmadan önce biraz faydalarından bahsetmek istiyorum
sizlere...
PARLAK OLUR
SAÇLARI GÜÇLENDİREN DİĞER ALTERNATİFLER
Kaşıntı ve saç dökülmesi gibi dermatit hastalıklar üzerinde yapılan
araştırmalar, balın tedavi edici etkisini ortaya çıkarmıştır.
Araştırma sırasında hastalara yüzde 90'ı bal, yüzde 10'u su olan
karışım dört hafta boyunca uygulanmış ve olumlu etkiler
gözlenmiştir. Balı besin olarak tüketebileceğiniz gibi haftada bir
saçınıza uygulayarak da saç sağlığınızı koruyabilirsiniz.
Saç dökülmesinin tedavisine ilişkin en umut verici araştırma Ocak
2015'te Journal of Cosmetic Dermatology'de yayımlanmıştır.
Çalışmaya katılan hastalar, altı ay boyunca omega-3 ve omega-6
esansiyel yağ asitleri ve antioksidanlar içeren bir besin takviyesi
aldı. Altı aydan sonra, kişilerin yüzde 90'ında saç dökülmesinde
bir azalma, yüzde 86'sında saç gelişiminde iyileşme ve yüzde
87'sinde saçlarda kalınlaşma olduğu bildirildi. Siz de omega-3 ve
omega-6 yağ asidi açısından zengin olan fındık, ceviz ve üzüm
çekirdeği tüketerek benzer sonuçlar elde edebilirsiniz.
Ispanak, demir açısından zengin olması ve demir emilimine yardımcı
C vitamini içermesiyle saç dökülmelerini azaltmaktadır. Ispanağı
haşladıktan sonra içerisine haşlanmış yumurta ve mantar koyarak
güzel bir salata yapın. Üç günde bir salatanızı yenileyerek
tüketin. Saçınızdaki değişimi fark edeceksiniz.
Çinko, saç dökülmesini önleme konusunda süper bir besin maddesidir.
Bir çalışmada araştırmacılar, sağlıklı saçlara sahip olan 50 kişi
ile saçkırana bağlı saç dökülmesi olan 50 kişinin çinko
seviyelerini karşılaştırdılar. Araştırma sonucunda saçkıran
hastalarının hepsinde düşük çinko düzeyleri gözlemlenmiştir. Çinko
bakımından zengin olan süt ve süt ürünleri saç dökülmelerini
azaltmaktadır. Günde bir bardak süt tüketimi hem gelişme çağındaki
çocuklar, hem de saç dökülme sorunu yaşayan kişiler için çok
önemlidir. Sabah kahvaltılarında peynir, öğle ve akşam
yemeklerinizde yoğurt tüketerek, vücudunuzun ihtiyaç duyduğu çinko
değerlerini sağlayabilirsiniz.
Özellikle kış aylarının meyveleri arasında yer alan portakal,
mandalina ve greyfurt, C vitamini açısından oldukça zengindir. Bu
meyvelerin bağışıklık sistemini güçlendirici özelliği bulunur ve
saç yapısının güçlenmesine katkısı vardır.
Nedeni tam olarak bilenmeyen saçkıran hastalığı hakkında yapılan
araştırmalar; bağışıklık sisteminin zayıflaması, genetik faktörler
ve stresin bu hastalıkta etkili olduğunu ifade ediyor. Saçkıran
sebebiyle kelleşen bölgede tekrar saç çıktığı biliniyor ancak bu
durum, hastalığın tekrarlamayacağı anlamına gelmiyor. Saçkıran ile
mücadelede atılması gereken ilk adım, bir uzmana başvurmaktır ancak
bitkisel çözümlerden de kaçmamak gerekir. 85 ml. sarı kantaron yağı
ve 10 damla çay ağacı yağı ile hazırlanan karışım ile ilgili
bölgeye hafif masaj yapmak, saçkıran tedavisinde fayda sağlayan
kürlerden biridir.