Türkiye, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetinde kontrollü, hassas bir süreç yürütüyor.
Cinayetin kapatılmasına, gerçek sorumluların kurtarılmasına izin vermemekte kararlı. Suudi Başsavcılığı’nın Kaşıkçı cinayeti soruşturmasıyla ile ilgili açıklamaları çok yakından takip edildi, yeni soruları gündeme getirdi. Ankara’da üst düzey kaynakların dikkat çektiği soruları sizlerle paylaşacağım.
Suudi Arabistan Başsavcılığı Sözcüsü: İstihbarat Başkan
Yardımcısı Ahmet El Asiri eylül ayında
Kaşıkçı’nın ikna edilerek, ikna olmaması halinde
ise güç kullanarak getirilmesi emrini verdi. Özel ekip oluşturdu.
Ekibin görev başkanı (ismi söylenmiyor) müzakerelerin başarısız
olmasının ardından öldürülmesine İstanbul’da karar verdi. Ölüm
emrini veren, cinayeti işleyen beş kişi bunu teyit etti.
Konsolosluk binasında güvenlik kameralarını bozan bir kişiye
ulaşıldı.
Gündemdeki sorular:
Madem cinayet önceden planlanmamış idi, neden içerideki ve dışarıdaki kameralar önceden bozuldu?
Neden adli tıp kurumu başkanı ekipte yer aldı?
Ekibin yanında neden ölümcül ilaç ve ceset parçalamak için aletler vardı?
Suudi Arabistan önce yerli işbirlikçi iddiasını Reuters’a sızdırdı, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, “Açıklayın” dediğinde, “Yok” denildi ve bilgiler Türkiye ile paylaşılmadı. Şimdi yeniden “Yerli işbirlikçi var” deniliyor. Adres, resim ve bilgiler neden hızla Türkiye’ye verilmiyor?