Tüm dünyayı saran Ortadoğu krizi için Mısır’dan dönen ve bugün Lübnan’da temaslarda bulunacak olan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Türkiye’nin tüm aktörlere anlattığı “Garantörlük Formülünü” gazetelerin Ankara Temsilcileri ile paylaştı.
İsrail ve Filistin arasında ateşin durması, krizin iki devletli bir barış formülüne dönüşmesi ve bunun da kalıcı hale gelmesi için bulunan Garantörlük Formülü’nün ayrıntılarına geçmeden, Ankara’ya göre bu formüle neden ihtiyaç duyulduğunu anlatalım. Dışişleri Bakanı Fidan’ın 7 Ekim Hamas saldırısıyla başlayan sürece ilişkin tespitleri ile başlayalım:
FİDAN: 7 EKİM’DE YAŞANANLAR HERKES İÇİN SÜRPRİZ OLDU
-“7 Ekim’de yaşananlar özellikle duvarın belli bölümü yıkıldıktan sonra Gazze’den diğer tarafa, sadece Hamas mensuplarının değil diğer grupların ve sivil unsurların da girebilmesi ve herhangi bir direniş ile karşılaşmamaları başta İsrail olmak üzere herkes için sürpriz oldu.
‘HİÇBİR KESİM SİVİLLERİ HEDEF ALMAMALI’
-Biz 7 Ekim’de ve müteakip süreçte, sivilleri hedef alan hiçbir eylemi tabii ki tasvip etmiyoruz. Tam tersine sivillerin hedef alınmasını kınıyoruz. Batılılar Hamas’ı terör örgütü olarak tanımladığı için Hamas’ın her türlü faaliyetini terör çerçevesinde değerlendiriyorlar. Biz ise hiçbir kesimin sivilleri hedef almaması gerektiğini söylüyoruz.