Türkiye terörle mücadelesini hem içeride, hem de kaynağında yani sınırlarının hemen ötesinde kararlılıkla yürütürken; dün akşam 9 askerimizin daha şehit oldukları haberi geldi. Milli Savunma Bakanlığı yaptığı açıklamada “12 Ocak 2024 tarihinde bir üs bölgemize sızmaya çalışan teröristlerle çıkan çatışmada” ifadesini kullanarak 9 askerimizin şehit olduğunu açıkladı. Peki olay nasıl gerçekleşti, amaçları ne, yöntem mi değiştirdiler? Türk askerinin konuşlandığı söz konusu bölge neden önemli?
Bu soruların yanıtlarını güvenlik zirvesi öncesinde Ankara nasıl değerlendiriyor, ona bakacağız:
METİNA VE BÖLGENİN TSK AÇISINDAN ÖNEMİ
*Söz konusu bölge, terörü kaynağında kurutmak, sızmaları önlemek, teröristlerin sınırlarımıza sızmasını önlemek için Türk Silahlı Kuvvetleri açısından hayati önemde.
* Zap ve Metina Türkiye’nin sınır bölgesi güvenliği için Türk Silahlı Kuvvetleri’nin mutlaka bulunması gerektiği bir bölge.
* Son dönemde TSK bölgede daha da güneye indikçe, meskun mahallere ve köylere de yaklaşmış durumda.
* Sivil hassasiyeti nedeniyle TSK köylere ve meskun mahallere yaklaşmıyor. Ancak teröristlerin bu alanları gizlenmek için kullandığı artık kesin bir şekilde anlaşılıyor.
NASIL SALDIRDILAR?
* Teröristler yine bir üs bölgesine ve onun hemen önünde bulunan ileri emniyet noktasına saldırdılar.
* Üssün hemen önünde bulunan ileri emniyet bölgesine bir grup terörist el bombaları ile saldırırken, bir grup da üs bölgesine ateş açtı ve çatışma çıktı.
* Üzülerek ifade edeyim, üs bölgesinin önünde bulunan ileri emniyet bölgesindeki Mehmetçik şehit düştü.
İSTİHBARAT VAR MIYDI?
* Bölgede hem sabit hem de mobil dinleme cihazları bulunuyor. Teröristlerin son dönemde telsiz kullanmayı bıraktığını belirten kaynaklar, “Farklı teknolojik yöntemleri devreye sokuyorlar” yorumunu yaptı.
* Yine son dönemde terör örgütüne sadece ABD’nin değil farklı merkezlerin de silah, mühimmat, istihbarat bilgisi verdiği yönünde bilgiler mevcut.
BU DÖNEMDE NEDEN YOĞUNLAŞTI?
* Son dönemde artan terör saldırılarının hem iç hem de dış gelişmelerle ilgisi bulunuyor.
* Bölgede Türkiye’nin etkin bir aktör olmasını istemeyen güçler, terör örgütü üzerinden Türkiye’yi hedef alıyor. Bir anlamda son dönemin kavramıyla Türkiye’ye yönelik “Yıpratma Savaşı” uygulanmaya çalışılıyor.
* Küresel güçlerin de bölgedeki hesap ve çıkarları, İsrail’in Gazze katliamı da göz önünde bulundurulursa; bölgede bu güçlerin her birinin kendi terör örgütünü ya da vekalet güçlerini kullandığını söylemek yanlış olmayacaktır.
* Türkiye’de seçimler yaklaşırken söz konusu saldırılarla iç kamuoyuna ilişkin de bazı amaçlar güttükleri de ifade ediliyor. Amaç kamouoyunda “Türkiye’nin o bölgede ne işi var?, Türkiye sınırlarına çekilsin” tartışmasını açtırmak olduğu değerlendirmesi yapılıyor.