Yeni ve sivil bir anayasa arayışını çok kıymetli buluyorum. Bu zamana kadar maalesef yapamadık. Bu sadece bir tercih değil aslına bakarsanız bir zorunluluk. Daha da önemlisi tam zamanı.
Sivil anayasa yapmayı tabii ki isteyebilirsiniz. Ancak şartlar her zaman uygun olmayabilir. Bu zamana kadar askeri rejimlerin bu topluma dayatarak onaylattığı anayasalarla yönetilmek zorunda kaldık. Belki bu yüzden belki de Türkiye siyasetinin konjonktürel gerçekliği nedeniyle sivil bir anayasa yazmanın pek mümkün olmadığı söylenebilir.
Seksenli ve doksanlı yıllardan sivil bir anayasa beklemek zaten gereksiz bir iyimserlik olurdu. Siyasetin o kadar zayıf ve parçalanmış olduğu bir ülkede siyasi partilerin ortak bir anayasa metni etrafında toplanması pek de mümkün değildi. 2000' li yılların başındaysa toplum ve siyaset büyük dönüşümler geçirdi. Bu dönüşümlerin sancıları ağır biçimde hissedildi. Hatta defalarca bu dönüşümleri tersine çevirmek isteyen hareketlenmelerle ve dahası darbe denemeleriyle bile karşılaştık.
Geçtiğimiz yirmi yılın içinde siyaset kurumu gerçekten güçlendi. Bürokratik...