Hiç kadın konusuna devam etmek niyetim yoktu. Fakat bazı
dostlarım pazartesi günkü yazımda vurguladığım kimi konulardaki
görüşlerimi biraz daha genişletmemi istediler. Mecburum...
Birincisi, 'heteronormatif' dediğim, kurallarını/ normlarını
erkeklerin koyduğu toplumdaki iktidar ilişkilerinin nasıl
değiştirilebileceği üstüne. Diğeri, yazıda bahsettiğim 'yeni
sözleşme', 'yeni demokrasi' kavramlarıyla ilgili.
İki konu da birbiriyle ilişkili. Hemen başlayayım.
***
Kadınlık konusu bu 'heteronormatif' dediğimiz toplum yapısı içinde
bir iktidar meselesidir. Biraz daha geliştirirsek Hegel'den beri
devam eden 'efendiköle' (master- slave) ilişkisinin bir başka
planda kendisini göstermesidir.
Kadına özel olarak saygı duymamız, sevgi beslememiz bu iktidar
-hegemonya ilişkisini değiştirmez. Toplumun belirleyici kuralları,
koşulları her şeyi yukarıda belirleyen bir iktidar tarafından tayin
edilmiştir.
Burada kritik olan unsur bu yapının konuştuğumuz dil başta olmak
üzere bütün toplumsal kurumları ve araçları tayin etmesidir. Bunlar
da beden, bellek, kimlik politikalarıdır.
Kadın, dünyaya geldikten sonra bu dilin ve bu politikaların içinden
büyür, gelişir ve bilinçlenir. Ama önceden kurulmuş, standart,
tayin edici bir dille kendisini kavradığından, istemese dahi, o
iktidar ilişiklerini içselleştirir. (Elbette erkekler de öyle.)
Yani özgürlük alanı daha başlangıçtan sınırlanmıştır. Basit değil
karmaşık, kapsamlı, çetrefil, dallı budaklı bir yapı ve ilişki
ağıdır söz konusu olan.
***
Diyorum ki, özgürleşme ancak bu yapının çözülmesiyle mümkündür.
Feministler bu planda çok öncü, çok aydınlatıcı, çok yol gösterici
adımlar attılar. Her şeyden önce kadının toplumsal bir özne olarak
böylesi bir 'duvarla' (isterseniz 'cam tavan' da diyebilirsiniz)
çevrelendiğini ve hareketsiz kaldığını saptadılar. Bu kısıtlamanın
böylesi geniş bir ağı kapsadığını belirttiler.
Yeni demokrasi ancak bu yapının 'sökülmesiyle' ('deconstruction')
mümkündür. Çünkü eğer dilden başlayarak erkek egemen yapının
ötesine geçilebilirse önce bilinçte bir dönüşüm ve özgürleşim
başlayacaktır. Bu yeni bir kimliğin inşası demektir. Bunu diğer
alanlara yayılan çözülmeler izleyecektir.
***