Olayın, eylemin, bağlamın içinden birey çıkamayınca şatafatlı laflarla bir şeyler söyleyen birey karikatürleri etrafı dolduruyor. Bu esasen bir şey söylememenin bir yolu, yani bir şeylerin üstünü örtmek, gizlemek demek
14 Aralık 2016
Ucuz felsefe en kötü felsefedir.
Allah insanı bu aforizma budalalığı hastalığından korusun.
Başıma iş sardım ama memnunum. Salı günleri Akbank Sanat'ta toplanıp Türk romanının kanonik yapıtlarına yeniden bakıyoruz. Bu bir seminer. Ben anlatıyorum, kalabalık izleyici kitlesi de dinliyor. Dört konuşma yapacağım. İkisini yaptım. İlkinde 'köken-kavram-anlam' üstünde durdum.
İkincisinde, 'toplum-tarih-siyaset'i çözümledim.
Önümüzdeki hafta da 'bireybellek- mekan' konusunu ele alacağım.
Tam bunlarla uğraşırken L'Obs'da çok ilginç bir makaleye rastladım. 2016, büyük Andre Malraux'nun 40. ölüm yıldönümü. Makale, "Eisenstein, Zinnemann, Bertolucci, Cimino gibi dünyanın en önemli yönetmenleri uğraştı ama Malraux'nun İnsanlık Durumu (Condition Humain) romanı filme dönüştürülemedi" diyor.
Bayılırım o romana. Bayılırım. İnsanlık Durumu esasen felsefi bir romandır.
İç meseleleri vardır. Bireyin daha sonra çok kurcalanacak varoluş sorunlarıyla uğraşır. Ölmek, öldürmek meselesi üstünde durur. Bütün romanlarında olduğu gibi bu romanında da müthiş cümleleri vardır. Bunlar birer vecize olarak dilden dile dolaşır. Nedeni bahsedilen cümlenin bir fikri, bir görüşü dile getirirken onu amaçlı olarak