Kuzey Irak yönetimi referandum kararında ısrarlı. İsrail’in açıktan desteği dışında yüksek sesle “sizi destekliyoruz” diyen devlet sayısı yok gibi. Ancak Amerika’nın bölgedeki hesapları açısından referandumu alttan alta desteklediği de muhakkak.
Mesut Barzani’nin “Türkiye kapıları kapatsa bir hafta ayakta duramayız” dediği günlerden, “Bağımsızlık referandumunu yapacağız. Bundan dönüş yok. Eğer olmazsa istifa ederim. Çünkü gayem kalmaz” sözlerineevrilen sürecin tetikleyicisi ise elbette Suriye’nin kuzeyindeki PYD/YPG-PKK oluşumu ve o oluşumun stratejik hedefleri.
Kuzey Suriye’deki oluşumun kurmay aklının Amerika olduğu, Kuzey Irak’ı da açıktan destekleyenin İsrail olduğu düşünülürse, uzun vadeli stratejik hedefler anlamında Kürtlerin yine dolduruşa geldiğini söylemek yanlış olmaz. Kürtler dedimse burada genelleme yapmak istemem. Kuzey Irak ve Suriye’nin kuzeyindeki durumu tespit anlamında söylüyorum.
Yoksa PYD/YPG-PKK ile Mesut Barzani zihniyetinin aynı olmadığını biliyoruz.
Kürt bölgeleri olarak anılan coğrafyanın etnisite olarak yekpare olmadığını da...
Baksanıza Kerkük dahil, Tuzhurmatu dahil Türkmen şehirlerini de “Kürdistan’ın parçası” olarak referanduma dahil etmeye çalışıyorlar.