Fırat’ın doğusuna ilişkin Amerika ile varılan mutabakat bayram sonrası Türkiye’nin neredeyse birinci gündemi olacak görünüyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Ağustos ayı zafer ayı. İnşallah bir yenisini daha ekleyeceğiz” diyen açıklaması Türkiye’nin 30 Ağustos Zafer Bayramı’na kadar Fırat’ın doğusunda ya da Doğu Akdeniz’de bir harekat yapacağı beklentisini güçlendirdi.
Geçtiğimiz hafta bu köşede, “Ağustos ayı sefer ayı, zafer ayı” başlıklı yazıda da anlatmaya çalıştığımız gibi Türk tarihi Ağustos ayında zaferlerle dolu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Malazgirt, Büyük Taarruz ve Mercidabık ile birlikte Kıbrıs Barış Harekatı’nı da hatırlatması aklımıza “Kıbrıs’a yönelik askeri bir manevra hazırlığı mı var” sorusunu getirdi. Zira neredeyse eş zamanlı olarak Milli Savunma Bakanı Akar ve kuvvet komutanlarının Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) ziyareti yaşandı.
Kıbrıs’da kapalı Maraş bölgesinin KKTC’nin son dönemdeki girişimleriyle yerleşime açılma çalışmasını da bu verilere eklediğimizde Türkiye’nin adada daha da kalıcı önlemler alabileceğini söylemek kehanet olmasa gerek.
***
Türkiye Amerika ile Suriye’nin kuzeyinde, Fırat’ın doğusunda “Güvenli bölge” konusunda adım atacak. Amerika ile geliştirilen bu yaklaşımın çok fazla bilinmeyeni ve çok fazla karambolü var.
Çünkü karşımızdaki muhatap sözünde durmayan, ilkeleriyle çelişen ve stratejik hedefi için stratejik ortağını hedef tahtasına koyan bir ülke. Çekiç Gün buna en güzel örnek. Mümbiç mutabakatının gereğini yapmamak buna en güzel örnek. Dahası, FETÖ terör örgütü elebaşını ve üyelerini ülkelerinde beslemeleri buna en büyük örnek.