Perşembe gecesi televizyonda Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Mehmet
Barlas’ın ikili muhabbetini seyrederken bayağı sevindik.
Ne Sayın Cumhur-başkanı’nın onu bunu azarlayışı kalmış ne de Mehmet
Barlas’ın donuk hali.
Belli ki birbirlerinin muhabbetinden pek memnunlar.
Oysa biz aylar önce bir anımızda belleğimize yerleştirmiştik.
Yine bir basın muhabbeti sonuydu.
Herkes birbiriyle vedalaşıyordu.
Tayyip Erdoğan o günlerde başbakandı, birden Mehmet Barlas veda
ederken, Erdoğan’dan şakacıktan bir makas alıverdi.
İçimizden “İşte şimdi yandın Mehmet Barlas, yandın!” diyorduk.
Meğer yanılmışız, Kasımpaşalı Tayyip Erdoğan böyle şakalardan da
pek hoşlanırmış.
Mehmet Barlas’la muhabbetine hâlâ devam ettiğine göre...
Evet, nerede kaldık? Mehmet Barlas, başbakanken Tayyip Erdoğan’la
konuşurken aklına Carlo gelmiş.
Diyeceksiniz bu Carlo da nereden çıktı?
Bu Carlo hikâyenin neresine giriyor?
***
Sinyor Carlo İtalya’da otomobil fabrikasında çalışan, kendi halinde
birisiymiş.
Resmi program gereği Fransa Cumhurbaşkanı De Gaulle’ün gezdiği
yerlerden biri de bu fabrikaymış.
Bir tezgâhın önünde durmuşlar, De Gaulle ile İtalyan işçi Carlo
sarmaş dolaş olmuşlar.
De Gaulle anlatmış: