Dün tele-vizyon başında CHP sözcüsü Haluk Koç’u dinlerken
nereden nereye geldik?
CHP 103 kadın adayı seçmiş.
Dikkat edin, 3 değil 103!
Şimdi kalkıp “İşte kadının zaferi” gibi saçma sapan böbürlenmeler
yapmayın.
Toplumun gidişi böyledir.
Kimse kalkıp bu gidişi durduramazdı.
Hâlâ kaçının başı açık, kaçının başı kapalı, kim adaylığı kabul
etmiş, kim etmemiş bu tartışılıyor.
***
Bu başörtü meselesi bir zorlamadır.
Bir kısmı ısrar ederken, diğerleri de ısrar iman değil düpedüz inat
ve propaganda!
Bu direniş ne hale gelmiştir ki o Meclis’in yapı olarak en demokrat
politikacısı olan rahmetli Ecevit bile kürsüye fırlamış:
“Bu hanımefendiyi buradan indirin!” demiştir.
Sonra ne oldu?
Eğer yanılmıyorsam, Fazilet Partisi milletvekili hanım Meclis’e o
kıyafetle gelmiş, kıyamet de kopmamıştı.
Doğrusu da buydu, dışarıda nasıl giyersen giyin, içeri girince
adabına uyacaksın.
Ama başörtüsüne sığınarak, siyasi çıkar elde etmek isteyenler yok
mu?