Bizim okumuş yazmış tayfamız...
Hali vakti, statüsü, etiketi yerinde ama hep tatminsiz Nişantaşı
ahalimiz mesela ve dümenini onlara göre ayarlayanlar...
Hele bu kesimin medyadaki temsilcileri...
Hani hitap ettiği geniş kitlelere "zenci" muamelesi
çekerek patronları ve geçim gailesi
karşısındaki ebedi ezikliklerinin üstünü örteceğini sanan
şaşkınlar...
Uluslararası düzeyde bir "kendini bilmezlik" yarışması yapılsa, hep
şampiyon olurlar!
Kibirden şikâyetçi kibir...
Vicdan yalakası vicdansızlık...
Hiçbir şeyi doğru düzgün öğrenmeden etrafa bilgi satmak...
Hepsi bunlardadır.
Halkın eğrisiyle, doğrusuyla; merhameti ve öfkesiyle dümdüzlüğüne
bir türlü akıl erdiremeyişleri de bundandır.
Niye yazıma böyle başladım, anlatayım...
Geçenlerde bir gece yarısı...
YouTube'da geleceğin dünyasına dair konferans videolarını
tarıyorum...
Aman Allahım!
Ne göreyim?
Bir TED İstanbul konuşması şöyle sunuluyor: "Ey İnsan,
Sen Vicdanını Nerede Kaybettin?" Konuşan kim peki?
Ünlü bir haber kanalımızın ekonomist sunucusu...
İsmi çok da lazım değil...
"Ne oldu, dolar sevgisi vatan sevgisini geçti mi? Tankların
önüne yatarız, dolarımızı satmayız mı?
Kahramanlar nerede?" diye tvit atan kişi...
Halktan, sıradan insandan, hatta en geniş anlamıyla "insan"dan
tiksindiği her halinden belli olan bu arkadaş, belli ki doların
yükseldiği ilk gün kendini tutamayıp bu tviti atıvermişti.