Alicia: Evrenin büyüklüğü ne kadar?
Nash: Sonsuz.
Alicia: Nereden biliyorsun?
Nash: Çünkü bütün veriler bu kanıyı destekliyor.
Alicia: Yani kanıtlanmadı.
Nash: Evet, kanıtlanmadı.
Alicia: Peki nasıl bu kadar emin konuşabiliyorsun?
Nash: Emin değilim, sadece inanıyorum.
Alicia: Hımm. Sanırım aşk gibi... (A BEAUTIFUL MİND / 2001)
Becky: Bir film bu. Senin problemin de bu zaten. Aşık olmak istemiyorsun, bir filmin karakteri olmak istiyorsun. (SLEEPLESS IN SEATTLE / 1993) *** Yazar: İnsan neden hikayeler yazar? Çünkü kendi değerinden şüphededir. Bunu kendine ve başkalarına kanıtlamaya çalışmaktadır. Bundan emin olsam niye yazayım? (STALKER / 1979) *** Ronny: Hayatımı mahvettin!
Loretta: Bu imkansız şekerim. Ben geldiğimde ortada hayatın diye bir şey yoktu ki! (MOONSTRUCK / 1987) *** Yvonne: Dün akşam neredeydin?
Rick: Üzerinden çok zaman geçti, hatırlamıyorum.
Yvonne: Peki bu akşam seni görebilecek miyim?
Rick: Asla uzun vadeli planlar yapmam. (CASABLANCA / 1943) *** Kral: Benden nefret ediyorsun, değil mi?
Tara: Henüz nefret etmeye başlayacak kadar sevmedim seni. (KAMA SUTRA / 1996) *** Spence: Hiç insan öldürdün mü?
Sam: Bir keresinde fena kalp kırmıştım. (RONIN / 1998) *** Sigorta eksperi: Bu kitabı alabilir miyim?
Yaşlı adam: Alma, henüz okumadım onu.
Sigorta eksperi: Tabii ya, evdeki her şeyi de çöp gibi değerlendirmemeli.
Yaşlı adam: Pek yakında hepsi öyle olacak. (NOSTALGIA / 2018)