Haşmet Babaoğlu Sabah Gazetesi

Altını çizdiğim satırlar-34

Beklemeyi bilen için her şey tam vaktinde gelir. (MURIEL BARBERY / Kirpinin Zarafeti) *** Yürekleri bir araya getiren, dudaklardan ve dillerden dökülenler değildir. Dudakların ifade ettiklerinden daha büyük ve çok daha saf bir şey...

24 Haziran 2018 | 172 okunma

Beklemeyi bilen için her şey tam vaktinde gelir. (MURIEL BARBERY / Kirpinin Zarafeti)

*** Yürekleri bir araya getiren, dudaklardan ve dillerden dökülenler değildir. Dudakların ifade ettiklerinden daha büyük ve çok daha saf bir şey vardır.
Sessizlik yüreklerimize fısıldar ve bir araya getirir. (HALİL CİBRAN / Öz) *** Merhaba. Ben geldim. Nasılsın bugün? İnsan ara sıra kendi hatırını sormalı. Canım kendim. Gözlerin nasıl, onlar da iyi mi? Kusura bakma geçen gün gözlerine çok yüklendim. (SENEM GEZEROĞLU / Unuttum Yalnız ) *** Gözleri bulanık suyu tamamen berraklaştırıp içme suyu haline getiren bir filtre gibi... (YUKİO MİŞİMA / Yaz Ortasında Ölüm) *** "Benim her yanım yüz" demişti Kızılderili. Eleazar, işte bu ilahi esrar, diye düşündü; öldüresiye yaralayan ve iyileştiren bu çıplak bakış... (MICHEL TOURNIER / Kaynak ve Çalı) *** Bitkiler durduğu yerde duramaz. Işık arzusu çimeni topraktan, ziyaretçi arzusu kırmızı açelyaları sürgünlerinden fışkırtır. Arzu bitkileri çok cesur ve ayrıca çok hassas kılar, böylece hissedebilirler. Sonuç, bal özlü İspanyol limonu ağaçları, saçak özlü gelincik çiçekleri (...) ve çıldırtıcı tatlılıkta özleriyle yana yatmış bezelyedir. (AMY LEACH / Öyle Şeyler Ki) *** Kendime verdiğim sözleri tutamamış olmaktan dolayı çok yorgunum. (İBRAHİM ÇOLAK / Demiş miydim?) *** Hep ...mış gibi, rencide olmuş gibi, bıçak kemiğe dayanmış gibi, isyan edermiş gibi, inanırmış gibi, hatta eğlenirmis gibi yaptığımız doğruydu.
(ALEV ALATLI / Viva La Muerte!-Yaşasın Ölüm!) *** Mutluluk gerçekten de sürekli söyleyip durduğumuz gibi herkesin en değerli dileği olsaydı, bunca insanın mutluluğu yakaladığı anda mahvetmeye neden kafa yorduğunu nasıl açıklardık? ( PASCAL BRUCKNER / Ömür Boyu Esenlik) *** Annemin kulakları küçücüktü ama onları çok kullanırdı. Müzik ve kuşların ötüşünü dinlemeye bayılırdı. Hayatının sonlarına doğru insanları dinlemeyi sever oldu, böylece kendini dinlemekten kurtuluyordu. (JEAN-LOUIS FOURNIER / Kuzeyli Annem) *** Bir yaşamın toplamı. Parçalarından daha az. (ELIAS CANETTI /Saatin Gizli Yüreği)

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Ne oluyor, ne olacak? 21 Kasım 2024 | 430 Okunma Çığ 19 Kasım 2024 | 384 Okunma ABD’yi konuşmaktan mı korkuyorsunuz? 18 Kasım 2024 | 504 Okunma ‘Ben... şey... inanacağım’ 17 Kasım 2024 | 119 Okunma Haftanın notları: Maneviyat ölünce... 16 Kasım 2024 | 172 Okunma