Merkel G-20'de Türkiye'nin katkılarına teşekkür ettikten sonra
ne dedi, hatırlatayım...
"Gözaltılar ve İncirlik konusunda görüş ayrılıklarımız
sürüyor."
Bu ifade aslında çok sert bir gerçeği gizliyor.
Almanya 15 Temmuz'un değerlendirilmesi ve PKK / HDP konularında
Türkiye'yi anlamaya niyetli değil.
Öyle diplomatik çerçevede ele alınacak bir "görüş ayrılığı" falan
yok!
Çok ciddi, aşırı gergin ve "derin" bir kavga var.
Almanya bu kavganın üzerini örtmek ve saman altından su yürütmek
istiyor fakat Erdoğan her seferinde oyunu bozup kavgayı dünyanın
gözünün önüne seriyor.
Bakıp da "ne oluyor yahu?" diyen gözler İncirlik'i görsün
isteniyor.
O işin vitrini.
Ama vitrinden içeri girince etraf karanlık!
Malum, Almanya uzun yıllar boyunca Türkiye'deki marjinal siyasi
akımlar üzerinde etkin bir ülke oldu.
Üstüne üstlük...
Son yıllarda HDP'nin bir Alman "uzantısı" olduğunu düşündürtecek
gelişmeler yaşandı.
HDP'yi geçtim, doğrudan PKK bağlantısı olduğu iddiasıyla tutuklu
Alman vatandaşları bulunuyor.
Mesele elbette bundan ibaret değil.
Bazı Batılı terör uzmanlarına göre...
Merkel yönetimi 15 Temmuz'un alçak darbecilerini koruyup kollamayı
resmi politikaya dönüştürmüş durumda...
Hatta darbecileri geri vermemek konusunda borç batağındaki
Yunanistan'ı "hizaya sokan" ülkenin Almanya olduğu söyleniyor.
Peki Türkiye ne yapıyor?
Hiç şüpheniz olmasın...
Daha önce yakın siyasi tarihimizde örneği görülmemiş bir direnç
gösteriyor.
Almanya, Türkiye'nin kendisiyle bu kadar üst perdeden konuşmasına
alışık değil.
Zorlanıyor.
G-20'de de böyle oldu.