öylesini hiç görmemiştim...
Hafifçe direksiyon yorgunu ama içimde artan
iştahla Susurluk'a
girdiğim onlarca yıl
boyunca böyle tenhalıkla
karşılaşmamıştım.
Otoyoldaki mola yerleri de farklı değildi.
Tuvalet ihtiyacını giderenler kahveciler ve köftecilere bakmadan
arabalarına koşturuyordu.
***
Neyse, devasa tostçudan içeri giriyorum. (Hayır, kendini
gurme sananların meşhur ettiği tost yapan kahvehaneyle bir
yakınlığım yok, anlamışsınızdır!)
Yaz günlerinde hep kuyruk
olan kasa önünde kimsecikler
yok.
İçeride zaten bir aile var, bir de ben.
Servis elemanı genç kızlar bezmişler, uyuklamak
üzereler.
Duble peynirli tost ve çay söylüyorum; 185 Lira.
İçine sucuk falan ekletsem, 250 liralara kadar
çıkacak...
Aile babası genç adam bakışlarımdan anlıyor; çıkarken kapı
önüne "Bayramda herkes sıfırı
tüketti Haşmet
Bey" diyor;
"elindeki avcundakini,
kartındakini harcadı, bitti; bu
tenhalık ondan."
***
Başka tost, çiğ börek, peynir, zeytin satan yerlerin
önünden geçiyorum...
Sinek avlıyorlar.
E hani tatil sezonunun en yüksek yerindeydik!