Neymiş? Bizim seçmen ille de eve giren paraya,
ille de gündelik hayatıyla ilgili partilerin
vaatlerine bakar, öyle oy atarmış!
Neymiş?
Saflaşmanın ideolojik olduğu 2000'lerin ilk on yılı
bitmiş, inançlar siyasal önemini yitirmiş...
Artık bütün seçmenler gündelik hayatta eline ne geçtiğine
bakıyormuş...
Kamuoyu araştırmacısı veya sosyal bilimci olarak televizyonlara
çıkıp durmaksızın bunları söyleyen tipler var,
biliyorsunuz.
Söylediklerine kendileri bile inanmıyor ama siyasi dileklerini
araştırma sonucuymuş gibi aktarırlarsa bize yutturacaklarını
sanıyorlar.
Seçim gelip geçer de bunlar da susar diye 8 Haziran gününü
iple çekiyordum.
Sonra fark ettim ki, bu basbayağı saflık.
Aynı samimiyetsiz mantık, aynı siyasi hesapçılıkla bu kez de
seçin sonuçlarını yorumlayacaklar.
Hem de aylar boyu...
Örnek bu ya...
Söz konusu arkadaşları toplayıp hepsine Amerikan seçimlerini
yorumlayın deseniz...
Seçmenlerin doğrudan vekillerini değil, vekilleri seçecek
"seçkinler"i seçtiği ve iki partili rutine hapsolmuş o garip
demokrasiyi hani...
Hepsi ağız birliği etmişçesine Cumhuriyetçi seçmenin katı
ideolojik özelliklerinden falan bahsederler, değil
mi?