AVLU. Duvarlar da sevilir, hem de nasıl sevilir! Bir zamanlar
şöyle yazmışım:
"Avluları seviyorum. Dışarıya kapalı, gökyüzüne açıklar. Utangaç
bir âşığın kalbi gibi..."
DOBRALIK. "Dobra" kelimesi Balkan dillerinde "iyi, tamam"
anlamlarında kullanılan "dobro"dan geliyormuş. Orası önemsiz. Benim
için içtenlik kisvesi altında etrafı kırıp geçiren pervasızlıktan
geliyor. Oysa içtenlik aynı zamanda "içli" bir şeydir.
ELÇİYE ZEVAL OLMAZ. Bu deyim incelikli bir anlama sahiptir. Ne
kadar kötü olursa olsun getirdiği haber/mesajdan elçi sorumlu
tutulamaz. Tamam!
Ama dedikoducu tilkilerin kendilerini elçi yerine koymasını ne
yapalım?
FOTOĞRAF. Eskiden iyi çekilmiş bir fotoğrafın değeri vardı. Şimdi
"iyi yerde" çekilmiş fotoğraflara değer veriliyor.
Ne çıktığı önemliydi eskiden, şimdi "nasıl çıkıldığı" önemli.
Zamanı dondurmuyor artık fotoğraflar, hayata makyaj yapıyor. Ölü
değiller, tersine artık sadece fotoğraflarımız "yaşıyor"; paylaşım
sitelerinde günlerini gün ediyorlar.
Düşünebiliyor musunuz? Fotoğraf üzerine on beş yıl öncesine kadar
yazılıp çizilmiş onca felsefi, edebi metin şimdiden çöplük
oldu.