"Machine wash cold. Do not bleach. %100 Cotton. Made in Portugal."
Esra'dan bana kalan tek eşyanın, bu beyaz renkli tişörtün içindeki etikette böyle yazıyor.
İki gündür, bir ayin gibi bu cümleleri okuyorum.
Keşke bir mektup veya bir günlük sayfası olsaydı...
Neden bende bırakmıştı bu tişörtü, hatırlamıyorum.
Bembeyaz, insanın içini acıtacak kadar beyaz bir kumaş; hafızam ise kapkaranlık.
***
Kaçmıştım!
İki yıl ortadan kaybolmuştum.
Bir suçlu gibi...
Şimdi bana öyle geliyor ki, onun suçsuzluğundan kaçmıştım.
O uzak ülkede kaldığım süre boyunca hiç yazışmadık, telefonlaşmadık.
Ve hep merak ettim.
Canı sıkıldığı günler pembe emprimeler giyiyor muydu?
Duygularını dile getirmeyi beceremeyişi sürüyor...