Günümüz insanı için tatil ilaç, tatil rüya, tatil
armağan.
Kısacık bir süre için de olsa..
Bir yerlere gidelim, rutin mekânlarımıza hiç benzemesin.
Havuzda kulaç atalım, yumuşacık yataklarda yan gelip yatalım,
onlarca yemeğin hangisini yiyeceğimizi şaşıralım...
Sonra geri kalan günler berbat geçse de, ne önemi var!
Çünkü artık iyi hayat, iyi tatil anlamına geliyor.
Kuşaklar boyudur makine nizamıyla köle gibi çalışıp tatildeki
"özgürlüğü"ne(!) tav olanBatılılardan bizim de bir farkımız
kalmadı.
İşte bu yüzden yazımın başlığı şöyle de olabilirdi: Alayımız
Batılı olmuşuz, merhametimiz bile...
Ne demek bu?
Anlatayım...
Biliyorsunuz...
Suriyeli küçük Ahmed masaların arasında dolaşarak mendil
sattığı gerekçesiyle bir restoran çalışanı tarafından
dövüldü.
İddia böyle.
11 yaşındaki çocuk gözyaşları içinde ve burnu kanarken
fotoğraflanınca olayı görmezden gelecek halimiz kalmadı, kızdık
köpürdük.
Hem Ahmed'in yaralı kalbini hem de bizim zedelenen toplumsal
onurumuzu tedavi etmek için acilen bir şeyler
yapmalıydık...
Çok geçmeden haberi geldi.