Rilke ve Robert Musil yorgundur, tatları kaçıktır... Thomas Mann hasta karısına bakmaktadır... Prada markası kurulur ve ilk dükkanını Milano'da açar... Charlie Chaplin haftada 150 dolara ilk film anlaşmasını yapar... Ne onlar ne de günlük ekmeğinin peşindeki halk kitleleri bir sonraki yıl patlayacak dünya savaşının ayak seslerini işitmektedir... Şimdi öyle değil tabii, diyeceksiniz. Sosyal medyanın bizi haber akışının tam göbeğinde tuttuğunu söyleyeceksiniz. Doğru! Ancak bu durum da algılama yetimizin nasırlaşmasına yol açıyor. Mesele dünya savaşı falan değil tabii ama "yaklaşmakta olanın yaklaştığını" gören, hisseden var mı? Kaç kişiler?
*** Atiye dizisinin oyuncuları kötü karakter Serdar Bey'i şöyle anlatıyor: