"Kendini bil, kendini sev, kendine değer ver" diye diye...
Başkalarından haberi olmayan plaza tipleri çıktı ortaya.
Kendi duygusundan; kendi acısı ve sevincinden ötesini göremeyen insanlar, TV açıkken "haberler"i kapatıyor; kahve molasında Gazze'den söz eden arkadaşının yanından hızlıca uzaklaşıyor; çarşı pazardaki fiyatlardan yakınan insanlara "zavallılar" gözüyle bakıyor...
Sonuç ne derseniz?
"Başkaları"nın umursanmadığı bir dünyada hakiki bir benlik inşa etmek ve onu sevmek mümkün mü? Hayır!
Uyuz tebessümler mutsuzlukları örtmüyor.
***
Fark etmişsinizdir, global medya birden "kanser aşısı"nı dile getirmeye başladı.
Ne oluyoruz, diyordum...