"Beni insan ve kaderi dışında hiçbir
şey derinden ilgilendirmez. Ama onun
için, insanlar, hayvanlar, bitkiler ve
yeryüzünün tamamı tek bir canlı varlık
sanki..."
Kıpırdaşıp duran mum ışıkları altında
Dostoyevski'nin yüzü çok solgundu...
Hastaydı ama Aleksandrin'in akşam yemeği davetini
memnuniyetle kabul etmişti.
İkisinden başka kimse yoktu sofrada ve sohbet dönüp dolaşıp
Lev Tolstoy'a geliyordu...
Bütün hayatını "iman"ını saflaştırmak üzerine yorulmak bilmeyen bir
çabaya çeviren Tolstoy'un içinde gizli bir
"nihilist"in yaşadığını iddia ediyordu
Dostoyevski...
Anna Karenina romanına...