Geçen gün bir ahbabım anlattı...
Birkaç arkadaş buluşup aşina oldukları bir ocakbaşına gitmişler...
Bir buçuk yıldır bir araya gelmemiş insanlar ya...
Bari kavuşmamıza köz kokusu ve kebap iştahı eşlik etsin diye düşünmüşler.
Yemek sonrası çaylar gelmiş gitmiş, gelmiş gitmiş...
Urfalı usta da öyle izliyormuş...
Bizimkiler gülerek "Çaylar şirketten değil mi?" deyince...
Usta lafını dokundurmuş: "Vallahi kebaplar benden olsun, siz çayları ödeyin!"
Eh tabii o sırada aklına gelmiş bizimkilerin...
Çay artık üç beş kuruşluk bir şey değil.
Zaten çay şirketleri zam demliyor.
Şimdi yazımı yazdığım çay bahçesinde tabelaya...