Haşmet Babaoğlu Sabah Gazetesi

Özü kayıp sözler...

İçimiz ferah değil... Emin değiliz halimizden tavrımızdan... Eylemlerimizin rutininden, seçimlerimizin hakikiliğinden şüphedeyiz... Ve güzel sözlerin imdadımıza yetişeceğini sanıyoruz. Teselliyi onlarda...

04 Kasım 2017 | 143 okunma

İçimiz ferah değil...
Emin değiliz halimizden tavrımızdan...
Eylemlerimizin rutininden, seçimlerimizin hakikiliğinden şüphedeyiz...
Ve güzel sözlerin imdadımıza yetişeceğini sanıyoruz.
Teselliyi onlarda arıyoruz.
Özü çoktan kayıp özlü sözler...
Gündelik hayata dair kolay bir reçete sunuyormuş gibi yapan ama kimseye temas etmeyen anlamlı öneriler...
Birbirinden veciz sosyal medya paylaşımları...
Aslında bensiz, sensiz, bizsiz, sizsiz...
Sonuç?..
Aforizmalar anaforunda boğulan milyonlar...

*** Mesela mesaiden eve döndükleri anda terliklerini giymeden facebook ya da instagrama giren ve oraya "aptal insanlar kişileri, akıllı insanlar olayları konuşur" sözünü koyanların hastasıyım.
Nasıl da farkındalar kendilerinin ve çevrelerinin!
Günün "aptalca" geçtiğini nasıl da biliyorlar!
Ama mesaj saçmaya doyamıyorlar.
Oysa gecenin bir vakti whatsapp mesaj gruplarında konuşulacaklar da belli.
Ahmet, Necdet, Leyla, Necla...
Kim, kimle ne yapmış; kim iyiymiş, kim kötüymüş...
Böyle yapmayanlar mı?
Onlar ya sıkıcı bulunuyor ya da tuhaf. *** Zaten "olay" denilen şeyin tarifi değişeli çok oldu.
Muazzam egosantrik (benmerkezci) bir hayat kültürü ürettik. Herkes çaktırarak ya da çaktırmadan "benim varlığım olay, yokluğum koyar" iddiasında.
Eh, bu ortamda...
Gel de kişileri geri itip meseleleri öne çıkar!
Zor, çok zor.
Yine sosyal medyadan biliyorsunuzdur; biraz olsun maneviyattan nasibini almış olanlar bu ortama karşı "dervişane sözler"le direnmeye çalışıyor.
Oluyor mu? Genellikle olmuyor.
Nihayetinde söz işte!
"Hal" değil...
Tekrarlandıkça naylonlaşıyor, sakız gibi çiğnendikçe tatsızlaşıyor.
Dahası, bu yolla insanlar birbirine derviş gibi görünüp içinde yaşadığı hırs, haset dünyasının üzerini örtüyor.
Sanırım, en fenası da bu!

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Ne oluyor, ne olacak? 21 Kasım 2024 | 437 Okunma Çığ 19 Kasım 2024 | 386 Okunma ABD’yi konuşmaktan mı korkuyorsunuz? 18 Kasım 2024 | 504 Okunma ‘Ben... şey... inanacağım’ 17 Kasım 2024 | 119 Okunma Haftanın notları: Maneviyat ölünce... 16 Kasım 2024 | 172 Okunma