Sadece itiraz etti diye saçlarından çekilerek sürüklenen kadınlar, elinde ne molotof ne de başka bir şey bulunmayan ama bir karış mesafeden yüzüne gaz sıkılan delikanlılar... Çalışma haklarını elinden alacak yasa tasarısını protesto etmek için sokaklara dökülen insanlar... Ve sokaklarda hiçbir şey yokmuş, ortalık süt limanmış gibi davranan ana akım medya... Biliyorum... Paris'ten gelen bu görüntülere bakıp bakıp Batı'ya "sen busun!" diye haykırmak istiyoruz! Gerçekten de ikiyüzlülüğünü, yalancılığını, çifte standartlarını Avrupa'nın suratına çarpmak ne güzel olurdu! Çünkü kırgınız, kızgınız. Batı medyası ve siyaset odaklarının Gezi sırasında Türkiye'ye yaptıkları haksız muameleyi unutmak kolay değil. Şımarıkça başlayıp hızla darbe provasına dönüşen eylemleri destekleyip göklere çıkartmalarını hazmedemedik. O yüzden de hem sosyal medyada hem de tv tartışmalarında Paris konusunu gündeme getirmeye doyamıyoruz. *** Ben de bazen kendimi tutamıyorum, bazen Paris'te olup bitenlere dair bir iki tvit atıyorum. Oysa boş iş! Kendimiz çalıp kendimiz söylüyormuş gibi bir halimiz var. Nihayetinde... İki dünya savaşı çıkartıp aynı zamanda bütün dünyanın barış havarisi gibi görünebilen Batı'dan...