20. yüzyıl direniyor.
Geçip gitmeye yanaşmıyor.
Ama bir dakika!
Önce şunu anlatayım...
Çocuk hafızanın en aşina yüzleri kimlerdi diye sorsanız bana, hiç
düşünmeden şöyle cevaplardım: Ailem ve yakın çevremdekilerden sonra
hemen Prenses Süreyya ve Farah Diba.
Çünkü 60'lar boyunca basınımızın en gözde konuları İran hanedanında
olup bitenler ve Şah Rıza Pehlevi'nin ikinci ve üçüncü (son)
eşlerinin hayat hikâyeleriydi. Prenses Süreyya'nın hüzünle bakan
yeşil gözleri her hafta dergileri süslerdi.
Hatta hatırlıyorum; haksızlığa uğradığını düşündükleri Prenses
Süreyya'yı sevenler ile Kraliçe Farah Diba'cılar birbirlerine
küslerdi.
Çok sonraları anladım ki...
Türk modernleşmesi monarşilere falan karşı değildir.
Cumhuriyetçiliği de bazı yönleriyle fena halde tartışmalıdır.
Türk modernleşmesinin karşı olduğu tek monarşi Osmanlı'dır.