On yıl kadar oluyor...
Bir plazanın asansörüne adım atarken içerideki kalabalığa bakıp "Selam" demiştim...
Arkalarda duran pek şık orta yaşlı bir hanımdan ses çıktı: "Ayy Haşmet Bey, siz de mi günaydın demeyi bıraktınız!"
Gülümsedim...
"Durun" dedim, "henüz arkasını getirmedim selamımın, bakalım o zaman ne diyeceksiniz!"
Hemen yanı başımda duran ve plazanın tamir işleri için yukarıdaki katlara çıktığını tahmin ettiğim iş tulumlu genç, bıyık altından gülmeye başladı.
*** Can Ataklı yüzünden hatırladım yukarıda anlattığım...